Doların Tarihsel Gelişimi ve Altın Standardı
Doların tarihsel gelişimi, özellikle altın standardı ile yakından ilişkilidir. ABD doları, 19. yüzyılın sonlarında altın standardına bağlanmıştı, bu da doların değerinin altın rezervlerine dayalı olduğu anlamına geliyordu. Bu sistem, dünya çapında güven ve istikrar sağladı. Ancak, I. Dünya Savaşı ve sonrasında yaşanan ekonomik krizler, altın standardını zor durumda bıraktı.
1944’te Bretton Woods Sistemi ile ABD doları, altınla sabitlenen tek para birimi hâline geldi. Diğer ülkelerin para birimleri dolara endekslenmişti ve ABD Merkez Bankası doların altına dönüştürülebileceğini garanti ediyordu. Ancak, 1971’de Başkan Richard Nixon’ın altın standardını kaldırmasıyla dolar tam anlamıyla fiat para sistemine geçti. Bu, doların artık fiziksel bir karşılığa sahip olmaması, yani değerinin hükümetin ekonomik gücüne ve piyasaların güvenine dayanması anlamına geliyordu.
Fiat sistemine geçişle birlikte dolar, global ekonomi üzerinde daha fazla manipülatif güç kazandı. Merkez bankalarının para arzını artırma veya azaltma kabiliyeti, enflasyon ve ekonomik büyüme üzerinde daha fazla kontrol sağladı. Ancak bu, aynı zamanda enflasyonist baskıların artabileceği ve ekonomilerde istikrarsızlık yaratabileceği riskini de beraberinde getirdi.